4 Nisan 2010 Pazar

Neler olmuş - 10

Daha gitmeden “Ya anne, ben sevmiom o çocukları, evde kalcam” mızmızlığı yapan çocuklar gibiydi Alman askerleri. İstemeye istemeye gittikleri Afganistan’ın Kunduz bölgesine ulaştıklarında eğlenceli günler onları beklemiyordu. Daha yeni 3 Alman askeri Taliban ile olan çatışmalarda öldürülmüştü ki Almanların karıştığı bir çatışmadan daha ölüm haberleri geliyordu. Ama bu sefer Almanlar başarmıştı, evet başarmıştı. 6 tane Afgan askerini öldürmüşlerdi. Afgan askerleri “Başak, vaşak, şak şak, taş“ diye geveleyerek parolayı bulmaya çalışıyorlar, ama parolayı hatırlayamadan yolun sonuna geliyorlardı.

Bild’e göre problemli, El Cezire’ye göre barışçıl mekanlarda takılan Alman askerleri “Bira bulamıyoruz,bu da haliyle performansımızı düşürüyor” diyordu. Almanlar hakkında görüş bildiren Taliban takımının golcüsü “Ya bırakın gidin, futbol oynayın siz.Onu kazanıyorsunuz nası olsa. Savaş, dövüş bizim işimiz” diyordu. Talibanın golcüsünün yorumu ve Köln’e erken dönen 3 Alman askerinin açılmayan gözleri Almanları düşüncelere sürüklemiş. Daha iki hafta önce “ Daha çok hücum edicez” diyen Alman komutanı, son olayların ardından Alman halkının tepkisinden dolayı orta sahayı güçlendirmek için “zenci” transferi planlıyormuş.

“ - Annneeee, oyuncak istemiyom ben. Gerçek tank istiyom, hem de 100 tane..
- İyi bakalım, eğer uslu olursan alırız. Tamam mı Recep Tayyip!”

("Mami, Mami, ich will aber 100 echte Leo2s haben!" - "Na gut. Aber nur, wenn du ganz brav bist, Recep Tayyip!")

Yukarıdaki dialogu ve yanındaki resmi taz’ın sitesinden çaldım. Hemen resmin altındaki yazıda Almanlar şakacı kişiliklerini ortaya çıkarmışlar. Açıklanan raporlara göre Almanlar 2008 yılında Türkiye’ye 100 tane Leo-2 tankı satıvermiş. “Valla sıcak bölgeler ateşli yemek servisimiz yoktur” ilanını camlarına yapmıştırmalarına rağmen, “Parayı veren düdüğü öttürür” düşüncesiyle 100 adet tankı Türkiye’ye satmaları herhalde "Kriz döneminde müşteri her zaman haklıdır" diye düşünmelerindendir.

Rusların başına taş yağacakmış. “Bizim hatunları beğenmiyom, gençken paranı söğüşleme derdindeler... Yok Mısır’a gidelim olmadı Küba’ya gidelim. Hep masraf hep masraf. Biraz yaşları geçince hadi çocuk yapalım, daha büyük evimiz olsun. Başa bela valla bunlar” diyen Sergey “Valla ben yabancı hatunlara bakıyom, bizimkiler işe yaramaz” diye devam etmiş. Pravda'da aynı haberin içinde verilen bilgiye göre Sergey ve arkadaşlarının %80’i hatunlara “Kendine karizma erkek arıyormuşun, benden karizma erkek olur mu?” derken Çinlilerde bu oran sadece %34 müş. Seyfettin Abi, Sergey’in dediklerini duyunca “Gelin canlar bir olalım değiş-tokuş yapalım. Ayrıca haddinizi bilin, çektim mi ippek gömlegi açık yakadan zincir de görükürse siz o zaman görürsünüz karizmayı” demiş.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder